mobil versiya

ZAFER’in PAROLASI: BOZKURT





Soner DEMİR

“…Kurt’tan hali iken bu yurt, Bir gün peyda oldu bir kurt, Bir geyiğe attı avurt, Gördü çoban yamağımız! Kurt bir delik buldu,gitti, Bir demirci takip etti, Ocak yaktı taş eritti, Açıldı yol kapağımız…”  

Ziya Gökalp Bey şiiri ilk defa “Türk Duygusu” adlı dergisinin 8 Mayıs 1913 tarihinde ‘Türk An’anesi Ergenekon’ başlığı ile yayımlamıştır. Şiir daha sonra Kızılelma adlı kitabında ‘Ergenekon’ olarak basılmıştır. Ergenekon Destanı Türk tarihi için büyük bir öneme sahiptir. Demir’in eritildiği, bir Bozkurt’un yol gösterdiği bu destan daha sonrasında Göktürkler’in yeniden doğuşuyla beraber belleklerimizde yer edinmiştir. Görünen o ki asırlar sonra Gökalp Bey bu şiiri yazarken aynı ruh aynı heyecan aynı heves ile yazmıştır. Dönem yine çıkmazların dönemidir, bu çıkmazlardan ise insanları büyük bir heves ile ayağa kaldıracak ise o dönemin “şahlanış şairleridir.” Dede Korkut Hikayelerinden bu zamana kadar bir yol gösterici kimliğiyle Türk Mitolojisinde büyük bir öneme sahip olan ‘Bozkurt’ ise Türeyiş Destanından Ergenekon’a, Ergenekon’dan Büyük Taarruz’a değin içerisinde bulunan yıllar içerisinde dahi kendinden bir şey kaybettirmemiş ve yine yol gösterici kimliğiyle Zafer’e gittiğimiz 26 Ağustos 1922 tarihinde önümüze bir kez daha çıkmıştır.

Dede Korkut Hikayelerinde Muharrem Ergin’den kaynak olarak yararlandığımız ve okuduğumuz “İssüz yerün kurdı gibi ulışdılar, Tangrıya şükür kıldılar” sözü yani “Sessiz yerin kurdu gibi uluştular, Tanrıya şükür ettiler” cümlesi kurdun hem mitolojik, hem halk destanları açısından hem de destanların gerçek hayatımıza nasıl etki ettiğini açık bir şekilde görmekteyiz.. Hikayeleri ve destanlarını biraz önce incelediğimiz, mitolojik olarak asırlardır dile getirilen bir olaya bir de 27 Ağustos 1922 tarihinde Büyük Taarruz’un yapılacağı gece bir Bozkurt’un yol gösterici olarak önlerine geçtiğini söyleyen ve TRT Arşiv kayıtlarında yer alan alan mülakatta Tınaztepe’de kolunu kaybeden rahmetli Gazimiz Mehmet Ali SOY tarafından dile getiriliyor. Rahmetli Gazimiz: - …26 Ağustos gecesi taarruza başlayacağımız zaman sağdan sola önümüze bir kurt geçti, yani 20 metre aralıkla sancağımızın önünden bir kurt geçti. Dedik hep beraber “Zafer Bizimdir İnşallah” böylede kalpten bağırdık… İşte görüldüğü gibi Türk Milletinin asırlar sonra yine aynı kültürel devamlılığı sağlaması ve bunu bir taarruz esnasında Anadolu’dan gelen bir Gazimizin aktarması bu devamlılığı kanıtlar niteliktedir. Bozkurt yol göstericidir. Bu yol ise kutlu bir yoldur. Ergenekon’dan başlayan bu kutlu yürüyüş Büyük Taaruz ile Zafer’in kaynağına ve doruğuna ulaştırmıştır Aziz Türk Milletini.

 Dün Alparslan’la Malazgirt önlerinde, Fatih ile İstanbul surlarında, Mustafa Kemal Atatürk’le Samsun’da olan Bozkurt, bugün Karabağ’da, Kerkük’te, Musul’da yarın ise Türkistan coğrafyasında yol gösterici olacağından Büyük Türk Milletinin şüphesi olmasın. Ziya Gökalp Bey ile başlayıp onunla bitirelim. Şair yine aynı şiirinde diyor ki: “…Kırım, Kazan heder oldu! Tuna, Kafkas beter oldu! Türkistan’da neler oldu? İşitmedi kulağımız! Yurt girince yâd eline, Ergenekon oldu yine! Çıkmaz mı bir Börteçine? Nurlanmaz mı çerağımız…”

SON XƏBƏR / KARUSEL / YAZARLAR
Tarix: 30-08-2021, 13:30